Dr. Andrew Kaufman – Virüs Dediğimiz Şey İnsan’a ait Eksozom Yapılarıdır

Dr. Andrew Kaufman – Virüs Dediğimiz Şey İnsan’a ait Eksozom Yapılarıdır

Yeni Biyoloji’ akımı ile ‘mikrop’ üzerine yepyeni perspektifler gelişiyor ve ‘virüs’ tanımı yeniden yapılıyor.
Bize düşen duygusallığı bir tarafa bırakıp tıbbi kanaat ve inançlar ile bilimsel gerçek arasındaki farka odaklanmak ve sadece KANIT üzerinden yol almak.

Pastör’ün silaha dönüştürülmüş ‘mikrop teorisi’ üzerinden sağlığımıza karşı açılmış savaş, ispatsız varsayımlarla beslenerek küresel boyutta medikal sıkı yönetime dönüştürülmüş durumda.

Virüsün ne olduğu ile ilgili hakim 3 görüş var artık, işlevleri konusunda da yayınlar, makaleler. Bunlar arasından sizler için seçtiğimiz bir kamp der ki, ‘Virüs Biziz’.

Bugünün karikatür niteliğinde sığ ama hakim görüşü ne diyor? Virüs canlı olmadığı(!) halde dışarıdan “kapılan”, amansız ve kontrolsüz şekilde hücre içinde çoğalıp tek amacı tuttuğu konağı öldürmek olan görünmez bir düşmandır.

Yeni Biyoloji akımının öncüleri diyor ki, ‘virüs’ dediğimiz şey kendi hücrelerimiz tarafından tehdit anında diğer hücreler ve hatta diğer canlılarla haberleşme sağlamak üzere üretilip salınan kısa mesajlardan başka bir şey değildir!

Kendi hücrelerimizin bir parçası yani bu yapılar ve bizi yıkmak için değil, arındırmak ve onarmak için varlar.

Doğru mu yanlış mı? Araştıralım, görelim.

Bu arada, eğer bu yaklaşım doğruysa ve Virüs demek İnsan demekse… teknokratların açmış olduğu savaşın hedefinin ne olduğunu, namlunun ucunda kimin durduğunu düşüneduralım… bu sonsuz karantina günlerinde…

Bunlar Da İlginizi Çekebilir

Broşür baskı

Hazırladığımız broşürler de, pek çok mecrada dağıtılmaya devam ediyor. Bastırmak , dağıtmak...

Son haberler

Tedbirlerin Genelde Hukuka Ayrılığı – Av.Ahmet Yıldız

UMUMİ HIFZIZZULÜM 1-Dik durup hakkı haykıranları tenzih ederim ama memlekette doktor ve hukukçular uyumayı bırakın ayakta horlamaya devam ediyor.Ancak bu makam ve menfaat kaygısıyla sessiz kalıp Corona zulmüne ses çıkart(a)mayanlar unutmasınlar bu zulüm er geç onları...

Salgın Tedbirleri Hakkında- Prof.Dr.Mehmet Köksal

Prof.Dr.Mehmet Köksal'ın twitter hesabındaki yazı dizisinden alıntıdır: Değerli @MetinGnday Hocamın talebesi olarak, Hocamdan öğrendiklerim çerçevesinde korona salgını dolayısıyla alınan tedbirleri bir kez daha ele alalım (Yanlışım olursa Hocam @MetinGnday beni...

Corona Sürecindeki Hikayelerine Talibiz

Bizimle konu hakkındaki her türlü duygu, düşünce ve yorumunu paylaşarak bu platforma sen de katkı sağlayabilirsin.

Bize Katıl

Yabancı dilden Türkçe’ye çeviri konusunda destek olmak ya da kendi alanın çerçevesinde paylaşımlarımıza katkı sağlamak istersen, bize yazabilirsin.

Bizi takip et

Güncel paylaşımlardan haberdar olmak ister misin?

Ölenlere Otopsi Uygulayan Alman Profesörün Açıklamaları

Ölenlere Otopsi Uygulayan Alman Profesörün Açıklamaları

Virüs personele bulaşmasın diye doğrudan entübasyona geçirilen hastalar;
Virüs personele bulaşmasın diye alınan otopsi yapmama kararları…

Almanya, Hamburg’da bir enstitü, “salgın” başından beri CV19 denilen ölümlere otopsi yapıyor. Sonuçlar:

  • CV19’dan öldü denilenlerin EN AZ 1 başka hastalığı var.
  • %80’inde kalp-damar hastalıkları var.
  • Gerçekleşen ortalama ölüm yaşı….80!

Netice:

  • Sağlıklı olanların korkmasına gerek yok.
  • Çocuklar, gençler, çalışan nesil için hastalık risk teşkil etmiyor.

“Sonuç çok açık. Bunun öldürücü bir virüs olduğu ve çok kişinin öleceğine dair korku tamamen gereksiz.”

Prof. Dr. Klaus Püschel

Altazı çevirisini sağlayan ekibe teşekkürlerimizle…

Bunlar Da İlginizi Çekebilir

Broşür baskı

Hazırladığımız broşürler de, pek çok mecrada dağıtılmaya devam ediyor. Bastırmak , dağıtmak...

Son haberler

Tedbirlerin Genelde Hukuka Ayrılığı – Av.Ahmet Yıldız

UMUMİ HIFZIZZULÜM 1-Dik durup hakkı haykıranları tenzih ederim ama memlekette doktor ve hukukçular uyumayı bırakın ayakta horlamaya devam ediyor.Ancak bu makam ve menfaat kaygısıyla sessiz kalıp Corona zulmüne ses çıkart(a)mayanlar unutmasınlar bu zulüm er geç onları...

Salgın Tedbirleri Hakkında- Prof.Dr.Mehmet Köksal

Prof.Dr.Mehmet Köksal'ın twitter hesabındaki yazı dizisinden alıntıdır: Değerli @MetinGnday Hocamın talebesi olarak, Hocamdan öğrendiklerim çerçevesinde korona salgını dolayısıyla alınan tedbirleri bir kez daha ele alalım (Yanlışım olursa Hocam @MetinGnday beni...

Corona Sürecindeki Hikayelerine Talibiz

Bizimle konu hakkındaki her türlü duygu, düşünce ve yorumunu paylaşarak bu platforma sen de katkı sağlayabilirsin.

Bize Katıl

Yabancı dilden Türkçe’ye çeviri konusunda destek olmak ya da kendi alanın çerçevesinde paylaşımlarımıza katkı sağlamak istersen, bize yazabilirsin.

Bizi takip et

Güncel paylaşımlardan haberdar olmak ister misin?

Dr. Robert Young’ın Perspektifinden Viral Pandemi Yalanı

Dr. Robert Young’ın Perspektifinden Viral Pandemi Yalanı

Savaştığımız mikrop değil, çevresel ve bedensel kirlilik.

Çevreyi kirletenlerin, bizi zehirleyip öldürenlerin paravanı, gizemli/ölümcül/gözle görülmez virüsler olmuş hep.

 

Dünya yüzündeki pandemi geçmişine bakıldığında hep “virüs” kaynaklı olması tesadüf müdür?

Niye bakteri değil, küf değil, başka bir şey değil de hep virüs?

Bilim ulemasının (ki pek zengindir onlar) varlığına şehadeti dışında ortada tek bir bilimsel kanıt olmadığı halde var olduğunu kabul ettiğimiz / inandığımız bu gizemli virüsler, kimlerin kılıç kalkanı olmuş insanlığa karşı? Suçu virüse atıp kimler tarih boyunca doğayı ve insanlığı zehirleyip öldürme suçundan yırtmış? Hollywood filmlerine hangi “bilimsel” senaryolar taş çıkarırmış? Bilime dayalı icra edildiği iddiasındaki tıp da acaba bundan mı hep yanılır durur, kendine hayrı olmazmış?

Mikrop teorisinden yüzlerce yıldır nemalananlar şu gerçeği bilmemizi istemiyor: “Mikroplar” düşman filan değil, “dışarıdan” vücudumuza “girip” bizi hasta etmeye filan da uğraşmıyorlar.

Yediğimiz-içtiğimizle, aklımızdan geçirdiklerimizle, inanç sistemimizle hastalığı da sağlığı da yaratan biziz. Kapımızın önünü de iç ekolojimizi de çöpe çevirmediğimiz müddetçe sineklenmediğini görmüyor muyuz? Pisletirsen, pisi dönüştürüp temizleyecek mikroorganizmalar biter oracıkta, bu kadar basit.

COVID19 belirtilerine yol açanın neden “virüs”le alakası olmadığını öğrenmek ister miyiz?

Öyleyse, izleyelim.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir

Broşür baskı

Hazırladığımız broşürler de, pek çok mecrada dağıtılmaya devam ediyor. Bastırmak , dağıtmak...

Son haberler

Tedbirlerin Genelde Hukuka Ayrılığı – Av.Ahmet Yıldız

UMUMİ HIFZIZZULÜM 1-Dik durup hakkı haykıranları tenzih ederim ama memlekette doktor ve hukukçular uyumayı bırakın ayakta horlamaya devam ediyor.Ancak bu makam ve menfaat kaygısıyla sessiz kalıp Corona zulmüne ses çıkart(a)mayanlar unutmasınlar bu zulüm er geç onları...

Salgın Tedbirleri Hakkında- Prof.Dr.Mehmet Köksal

Prof.Dr.Mehmet Köksal'ın twitter hesabındaki yazı dizisinden alıntıdır: Değerli @MetinGnday Hocamın talebesi olarak, Hocamdan öğrendiklerim çerçevesinde korona salgını dolayısıyla alınan tedbirleri bir kez daha ele alalım (Yanlışım olursa Hocam @MetinGnday beni...

Corona Sürecindeki Hikayelerine Talibiz

Bizimle konu hakkındaki her türlü duygu, düşünce ve yorumunu paylaşarak bu platforma sen de katkı sağlayabilirsin.

Bize Katıl

Yabancı dilden Türkçe’ye çeviri konusunda destek olmak ya da kendi alanın çerçevesinde paylaşımlarımıza katkı sağlamak istersen, bize yazabilirsin.

Bizi takip et

Güncel paylaşımlardan haberdar olmak ister misin?

Covid Aşısı ve Kontrol Ağı Kurulumu için Özel Hazırlanmış “Salgın Senaryosu” – Aktör Fauci

Covid Aşısı ve Kontrol Ağı Kurulumu için Özel Hazırlanmış “Salgın Senaryosu” – Aktör Fauci

Bunlar Da İlginizi Çekebilir

Broşür baskı

Hazırladığımız broşürler de, pek çok mecrada dağıtılmaya devam ediyor. Bastırmak , dağıtmak...

Son haberler

Tedbirlerin Genelde Hukuka Ayrılığı – Av.Ahmet Yıldız

UMUMİ HIFZIZZULÜM 1-Dik durup hakkı haykıranları tenzih ederim ama memlekette doktor ve hukukçular uyumayı bırakın ayakta horlamaya devam ediyor.Ancak bu makam ve menfaat kaygısıyla sessiz kalıp Corona zulmüne ses çıkart(a)mayanlar unutmasınlar bu zulüm er geç onları...

Salgın Tedbirleri Hakkında- Prof.Dr.Mehmet Köksal

Prof.Dr.Mehmet Köksal'ın twitter hesabındaki yazı dizisinden alıntıdır: Değerli @MetinGnday Hocamın talebesi olarak, Hocamdan öğrendiklerim çerçevesinde korona salgını dolayısıyla alınan tedbirleri bir kez daha ele alalım (Yanlışım olursa Hocam @MetinGnday beni...

Corona Sürecindeki Hikayelerine Talibiz

Bizimle konu hakkındaki her türlü duygu, düşünce ve yorumunu paylaşarak bu platforma sen de katkı sağlayabilirsin.

Bize Katıl

Yabancı dilden Türkçe’ye çeviri konusunda destek olmak ya da kendi alanın çerçevesinde paylaşımlarımıza katkı sağlamak istersen, bize yazabilirsin.

Bizi takip et

Güncel paylaşımlardan haberdar olmak ister misin?

Covid-19 Yüzeylerden Bulaşıyor mu? Prof. Streeck ve Prof. Püschel Araştırma ve Otopsi Sonuçları

Covid-19 Yüzeylerden Bulaşıyor mu? Prof. Streeck ve Prof. Püschel Araştırma ve Otopsi Sonuçları

Marcus Lanz’ın Alman ZDF deki televizyon programında (izlemek için tıklayabilirsiniz) virolog Bonn Üniversitesinden Prof. Streeck söyleşinin bir bölümünde Heinsberg’de çok sayıda korona vakasının olduğu haneleri ziyaret ettiklerini, kapı kolu, cep telefonu, uzaktan kumanda, musluklar gibi çok dokunulan yüzeylerden ama aynı zamanda havadan, kedilerden aldıkları örneklerde (smear) labaratuarda çalışılması sonucu yüzeylerde virüslerin görüldüğünü, ama insanı enfekte edecek düzeyden olmadığı, yani ölü olduklarını belirtmiştir, Almanya’da hükümetin politikalarında belirleyici olan Robert Koch enstitüsünü de eleştirmiştir. Bu daha sonra bazı alternatif medya kanallarına yansımıştır.

Korona döneminde ana akım medyada ilk defa, Marcus Lanz, Prof. Streeck’i programına konuk etmiştir.

 

Alman virolog programın devamında, Marcus Lanz, Charite Berlin’den virolog hükümet danışmanı Prof. Drosten’den söz edince, ki Prof. Streeck Bonn Üniversitesi’nde Drosten’den boşalan yere gelmiştir , Streeck onun iyi bir iş arkadaşı olduğunu söylemiş ve şöyle devam etmiştir; “Prof. Drosten covid-19 konusunda hükümetin danışmanı, onu beğeniyorum ve ona da düşüncelerine de saygı duyuyorum, ama biz tüm virologlar farklı şekilde çalışıyoruz, bunu halkın anlaması açısından söylüyorum. Mesela Prof. Drosten virüsün yapısı ile ilgili çalışır, onu bu hale getiren nedir, virüsün özellikleri nasıl oluşur, virüs nasıl insana bulaşır, yayılıp alanını genişletir, üzerine çalışır. Benim alanım ise virüsün ne yaptığıdır, bağışıklık sistemi üzerinde etkisini nasıl gösterir. Onun yaptığı çalışmaları ben yapamam doğrusu onun yapabildiğini gibi yapamam. Birbirimizin farklı uzmanlık alanları var. Bu bağlamda çok yazık ki hükümet tarafından Monotematik hareket sözkonusu.

% 15 bağışıklık

Prof. Streeck’in bu çalışmasının devamı da var. Öyle ki Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde bulunan 45 bin nüfuslu bir şehir Heinsberg, ve bu bölgede ilk vakalar görülmüş, Karnavala katılanların enfekte olduğu dikkat çekiyor.

Başka bir söyleşisinde ise çok sayıda insanın bir arada olduğu. hava sirkülasyonunun olmadığı ortamlarda çabuk yayıldığını anlatıyor Streeck. Streeck ve ekibi çalışmalarında Heinsberg’de 1000 kişi üzerinde test yapıyor, PCR testi genelde, 1007 kişiye bu testler rastgele seçilenlerden yapılıyor, amaç olmadan fark etmeden veya hafif semptomlarla doktora başvurmadan enfekte olanları da değerlendirip toplumun genel bağışıklığını ölçebilmek, ve sonuçta o bölge için %15lik bağışıklık belirtiliyor.

Prof.Streeck: “Ölüm Oranlarının Hesaplanma Şekli Değişmeli”

Prof. Streeck ölüm oranları belirlenirken, hesaplamaların ABD’de Johns Hopkins in yaptığı gibi vaka sayısının ölüm sayısına orantısı şeklinde değil, olası vaka sayısı ile ölüm sayısının orantısı şeklinde gerçekleşmesi gerektiğini söylüyor. Bu da Heinsberg örneği Almanya genelinde değerlendirildiğinde, binde 3.7. civarında . Oysa Johns Hopkins’in Almanya için bildirdiği ölüm oranı %1,9. Bu sayıları Kuzey Ren-vestfalya eyaletinin başkanın da katıldığı basın toplantısında açıklıyor Prof. Streeck . Ardından bazı tepkiler geliyor. Virolog Christian Drosten böyle bir ara sonucu metadolojik olarak halka yönelik açıklanmanın doğru olmadığını, testlerin hassasiyetini sorgularken, daha sonra ise ZDF de Maybrit İllner’in programında Profesör Drosten Profesör Streeck ile iletişim halinde olduğunu, Streeck’in bilgileri kendisine de ilettiği, onun bu araştırmayı çok değerli bulduğunu , birlikte değerlendirdiklerini fakat bu bölgenin çok özel olduğunu, verilerin tüm Almanya’ya yansıtılamayacağını belirtiyor. Prof. Streeck’in açıklamalarının çok erken olması, bir PR şirketi ile çalışmış olması ve o eyalette seçim öncesi eyalet başkanının kendisinin bunu politik avantajı için kullanılmış olabileceği, her ne kadarAlmanya’daki diğer virologlar da çalışmanın çok değerli olduğunu açıklasalar da, yönteme dair eleştirilerden dolayı, esas olan içerik ve sonuçların kamuoyuna yansıtılmasını önüne geçiyor.

 

Her zaman “virüse zaman tanıyın” diyen Prof. Streeck, virüsün yayılmasını önlemek için alınan bir tedbirin sonucunu görmeden, hemen ardından başka bir tedbirin uygulamasına geçişin doğru bulmadığını belirtiyor, özellikle yeterli düzeyde yoğun bakım ve yatak kapasitesi varsa. Prof. Streeck , kendi alanlarında önemli çalışmalara imza atmış bir ekipten oluşan Heinberg araştırmasının sonuçlarının bu hafta içinde (27.04-03.04)açıklayacağını belirtti, ve televizyon söyleşilerinden anladığımız kadarıyla başka olumlu tespitler de detaylarıyla kamuyla paylaşılacak.

 

Prof. Püschel ve Otopsi Sonuçları

Bunun dışında hükümetin politikalarını ve Robert Koch Enstitüsü’nü de eleştiren Almanya’da resmi görev yapmakta olan bir başka bilim insanı daha var. O da Hamburg’da ölenlerin otopsisini gerçekleştiren değiştiren Hamburg Adli Tıp Başkanı Prof. Püschel. Kendisi 40 yıllık bir süredir adli tıpta çalışıp, otopsiler de gerçekleştiren patolog olarak görev yapmakta. Püschel , Robert Koch enstitüsünün neden şimdiye kadar otopsi yapılmasına karşı durduğunu anlamakta zorluk çektiğini söylüyor yine ZDF’de Markus Lanz’ın aynı zamanda (Prof.Streeck’in de internet üzerinden katıldığı) televizon programında. Prof.Püschel ekibi ile birlikte yaptığı otopsilerin sonucunda, hiçbir vakanın tam olarak corona virüsü sebebiyle ölmediğini, başka hastalıkların var olduğununun tespit edildiğini belirtiyor.

Ellili yaşlarda bir erkeğin yakınları, ölen kişinin daha önce bilinen bir hastalığı olmamasına rağmen vefat ettiğini belirtmelerine rağmen, otopside o kişinin birçok başka hastalığı olduğu ortaya çıktığnı belirtiyor televizyon programında.. Hamburg’daki ölüm sayısı profesör Püschel’in bildirdiğine göre 35, ama kayıtlı ölüm sayısı 44, böylelikle 9 kişilik bir fark ortaya çıkıyor. Bir kişi kalp krizinden de beyin kanamasından da vefat etse de, mevcut koşullarda Coronavirüs testi pozitif çıkmışsa coronovirüsten ölmüştür diye kayda geçiyor ve bunların ayırt edilip, detaylandırılmasını gerektiğini belirtiyor Prof.Püschel.

Bütün böyle eleştirilerden sonra Robert Koch Enstitüsü otopsi yapılması için harekete geçileceğini belirtmiştir.

Prof. Püschel’in çalışmaları, otopsi sonuçları önce hem alternatif medyada, hem de bu konularla ilgili kulak burun boğaz uzmanı, acil durum hekimi Bodo Schiffmann gibi kişilerin her gün corona ile ilgili yaptığı videolarda yer almıştır. Daha sonra tabii önce çok izlenenen ZDF’deki Marcus Lanz’ın programında daha sonra da tüm medyada yer almasının ardından, gerek hükümet, gerekse Robert Koch Enstitüsünün artık bundan sonraki adımlarında hem Prof. Streeck’in hem de Prof. Püschel’in ve birlikte çalıştıkları ekiplerin araştırdıkları, söyledikleri daha çok dikkate alınacaktır mutlaka.

 

Gönül isterdi ki, Robert Koch Enstitüsü ve Alman hükümeti pandemi ile ilgili hem Dünya Sağlık Örgütünü hem de aynı zamanda hükümetlerin politikalarını eleştirmekten kaçınmayan Dr. Wolfgang Wodarg, Prof. Sucharit Bhakdi, Prof. Karin Mölling,Dr.Knut Wittkowski de gibi bu konularda çok büyük çalışmalara imza atmış kişilerin de ,donanımlarından, önerilerinden yararlansın, birlikte çalışmalar yapılsın. Vee tabii ki dileğimiz tüm bu çalışmalar, ülkelerde virüsün yol açabileceği tahribatı önlemekte faydalı olsun, insanlık ailesine fayda getirsin.

 

Not:

Federal Cumhuriyet olan Almanya’da Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilmeden önce, eyaletler, hatta şehirler kendileri ne tür önlemler alacaklarına karar veriyorlardı, dolayısıyla örneğin okulların açık kalıp kalmayacağı, o bölgedeki enfekte olanların durumu, yoğun bakım kapasitesi, ve ayrıca bölgeye ekonomik yansımaları gibi birçok unsur birlikte değerlendiriliyordu. Özellikle Kuzey Almanya’da hastanelerin pandemi hastanesi olarak ilanından sonra birçok ameliyatın, terapilerin ertelendiği, yoğun bakım ünitelerinin doluluk oranının düşük olduğu, ve bunun halk sağlığına verdiği zararlar çeşitli kurum ve kişilerce dile getirilmektedir.

 

Yazar: Ş.Ş.

 

Marcus Lanz’ın Alman ZDF deki ilgili televizyon programı :

https://www.bitchute.com/video/a4SfiZvWaPv6/

Kaynak:https://www.coronagercegi.com/post/prof-streeck

Bunlar Da İlginizi Çekebilir

Broşür baskı

Hazırladığımız broşürler de, pek çok mecrada dağıtılmaya devam ediyor. Bastırmak , dağıtmak...

Son haberler

Tedbirlerin Genelde Hukuka Ayrılığı – Av.Ahmet Yıldız

UMUMİ HIFZIZZULÜM 1-Dik durup hakkı haykıranları tenzih ederim ama memlekette doktor ve hukukçular uyumayı bırakın ayakta horlamaya devam ediyor.Ancak bu makam ve menfaat kaygısıyla sessiz kalıp Corona zulmüne ses çıkart(a)mayanlar unutmasınlar bu zulüm er geç onları...

Salgın Tedbirleri Hakkında- Prof.Dr.Mehmet Köksal

Prof.Dr.Mehmet Köksal'ın twitter hesabındaki yazı dizisinden alıntıdır: Değerli @MetinGnday Hocamın talebesi olarak, Hocamdan öğrendiklerim çerçevesinde korona salgını dolayısıyla alınan tedbirleri bir kez daha ele alalım (Yanlışım olursa Hocam @MetinGnday beni...

Corona Sürecindeki Hikayelerine Talibiz

Bizimle konu hakkındaki her türlü duygu, düşünce ve yorumunu paylaşarak bu platforma sen de katkı sağlayabilirsin.

Bize Katıl

Yabancı dilden Türkçe’ye çeviri konusunda destek olmak ya da kendi alanın çerçevesinde paylaşımlarımıza katkı sağlamak istersen, bize yazabilirsin.

Bizi takip et

Güncel paylaşımlardan haberdar olmak ister misin?

Okumaya Devam Et

Virüs İzolasyonuna Dair Bildiri

Virüs İzolasyonuna Dair Bildiri (VİB) Izolasyon: Ayırma, ayrı tutma; etrafındakilerden soyutlanıp bir başına kalma; başka şey veya insanlardan ayrı...

Nerede bu virüsler? Havada mı, yüzeyde mi yoksa sadece teoride mi?

Nerede bu virüsler? Havada mı, yüzeyde mi yoksa sadece teoride mi?

Almanyada hastalığı incelemekle görevlendirilmiş, çok yüksek sayıda hastayı ve hastalık sürecini inceleyen profesör, bu süreçteki gözlemlerini anlatıyor.


Virüsün ne şekilde bulaştığı, nerelerde ne kadar süre tutunduğu ile ilgili yaptığı incelemeler ve ulaştığı sonuçlar, bugün bize anlatılanlarla kıyaslayınca oldukça şaşırtıcı…

00:00:00 – Markus Lanz :
Bay Streeck, bu araştırmaları yani sizin şimdi uğraştıklarınızı, ki bunların çok daha evvel yapılması gerektiğini söylüyorsunuz.
Tam olarak burada ne yapıyorsunuz?
Bu ülkede en çok korona virüslü hastayı gören belki de tek bilim insanı olduğunuzu söylediğinize göre…
Burada ne gördünüz, nasıl klinik bulgular vardır?
Bunları ne derecede ciddiye almak gerekiyor? Ve nasıl…
diğer taraftan eninde sonunda rahatlamamız da gerekiyor. Çünkü bununla başa çıkmayı öğrenmek zorundayız.
İnsanları sabahtan akşama kadar paniğe sürüklemenin bir anlamı yok.

00:00:33 – Prof. Hendrik Streeck : Şu şekilde gelişti : Heinsberg Sağlık Hizmetlerince teşhis konusunda kendilerine bir süreliğine yardımcı olmamız için ricada bulundular. Yani bir kovit-19 enfeksiyonunun olup olmadığı konusunda.
Ve o akşam klinikte dahiliyeci olan iyi bir arkadaşımla bir araya geldik ve hastalığı daha iyi anlayabilmek için bunun aslında bir şans olduğunu düşündük. Bunun dışında gece, işin etik tarafıyla çalışmamızı nasıl birleştirebileceğimizi konuştuk.
Ertesi gün Bonn Üniversitesinden hijyen hekimi Ricarda Schmitthausen ile Gangelt’e gittik. Yakın işbirliği içersinde… Heinsberg yönetimi ile (Herr Pusch ile)
Ve öncelikle tek tek evlere gittik. Bu bizim şu anda yaptığımız araştırma değil.
Evden eve ziyarette bulunduğumuz kişilere öncelikle belirtileri sorduk. Tahminen nasıl bulaşmış olabileceğini sorduk. Hangi ilaçları aldıklarını ve mevcut başka hastalıkları olup olmadıklarını da…
Çevreden örnekler de aldık ve kan testleri yaptık. Alınan bu örneklerle virüsün kapı kollarında, musluklarda, havada, tuvalette, cep telefonunda, televizyon kumandasında veya kedide olup olmadığını test ettik.
Günlerce evden eve gittik ve insanlarla sohbet ettik.
Ve araştırmamızın birinin sonucu olarak; ki bunu basına da verdik, hemen hemen herkes koku ve tat alma duyusunu kaybettiğini söyledi. Bu birkaç gün sürüyor ve sonra duyu tekrar geri geliyor. Yani sürekliliği yok. Ama bu, daha önce mesela farkına varılmayan bir belirtiydi.

00:02:25 – Markus Lanz : Ve koku kaybının çok ileri derecede olduğunu söylediğinizi hatırlıyorum. Bir annenin kendi bebeğinin dolmuş bezinin kokusunu dahi alamadığını söylemiştiniz.

00:02:35 – Prof. Hendrik Streeck : Çok doğru. Bu anne bir hemşireydi. Hatta bunun üzerine sirke koklayarak koku duyusunu test ettiğini ve çok şaşırdığını söylemişti.
Bu tip bir durumu bize ilk anlatan kişiyi çok fazla ciddiye almamıştık.
Karantinadan kaynaklı psikolojik bir reaksiyon olduğunu düşünmüştük.

00:02:58 – Karin Käsemann : Bunun ne zaman olduğunu sorabilir miyim? Başlarda mı?

00:03:00 – Prof. Hendrik Streeck : Maalesef tam olarak bilmiyoruz. Hastalığın sonuna doğru olabileceğini düşünüyoruz. Bazı durumlarda farklı sinirlerin uyarıldığına dair şimdi başka raporlar da var. İran’dan aldığım rapora göre kulaklar da bundan etkilenebiliyormuş. Yani kısa süreli işitme kaybından söz ediliyor.

00:03:20 – Markus Lanz : Bu bağlamda kısa süreli olduğu bilgisi önemli. Yani duyu kaybı tekrar geri geliyor.

00:03:24 – Prof. Hendrik Streeck : Fakat biz bu işitme kaybını hiç gözlemlemedik. Sadece koku kaybını gözlemledik.

00:03:29 – Markus Lanz : Her yerden örnekler aldığınızı söylüyorsunuz. Kedilerden bile…
Peki en çok nerelerde virüs var? Bu da mesela birçok insan için çok önemli bir konu.
Bununla ilgili birbirinden farklı çok görüş duyuyoruz. Siz bize buna dair net bir şey söyleyebilir misiniz?

00:03:41 – Prof. Hendrik Streeck : Kediler bizim çalışmamıza çok güzel eşlik ettiler. Hepsi numune çubuklarını ısırdı.
Hiçbirinin covid-19 testi pozitif çıkmadı.
Enteresan olan, hijyen konusunda çalışan uzmanlarımızın yaptığı incelemelerdi.
Kapı kolları, tuvaletler, musluklar ve lavabolarda bazı virüsler tespit ettiler.
Fakat sonrasında biz, alınan bu örnekleri virolojide çoğaltmayı denedik. Virüsün çoğalıp çoğalmadığına ve bulaşıcı olup olmadığına bakmak istedik. Ve bunu hiçbir zaman yapamadık.
Bu şu demek: Ölü olan virüslerin RNA ‘sını tespit ettik. Fakat bunlardan canlı virüs elde etmeyi sağlayamadık.

00:04:30 – Markus Lanz : Yani kapı kolunu tutma, süper marketteki meyve sepeti, kedi, cep telefonu, her neyse… Bunlardan aslında tehlike oluşmuyor, öyle mi?

00:04:40 – Prof. Hendrik Streeck : Evet, şimdi bunu yeni çalışmamızda daha da derinleştirmekteyiz.
Bu alanda da örnek teşkil edecek bir çalışma olmasını istiyoruz. Konunun karanlıkta kalmaması için…
Yani virüs, nerde bulunur, nerde bulunmaz tam olarak söyleyebilmek için. Fakat bana göre, şu ana kadar elde ettiğimiz sonuçlara göre, bir kapı kolu ancak, biri eline öksürüp onu tuttuktan sonra başkasının tekrar o kolu tutmasıyla bulaşıcı olabilir.

00:05:12 – Markus Lanz : Tuttuktan sonra derken, virüsler ne kadar süre üzerinde kalmakta? Bir fikriniz var mı?

00:05:15 – Prof. Hendrik Streeck : Bu süreyle ilgili bugüne kadar nerdeyse hiçbir çalışma yapılmadı. Kesin olarak bilmiyoruz. Fakat çoğu kişinin enfekte olduğu bir evdeydik. Buna rağmen ordaki hiçbir yüzeyde canlı bir vürüs tespit edemedik.

00:05:31 – Markus Lanz : Bana göre bu iyi bir haber. Yani mesafeli durmak, insanlara çok yaklaşmamak, kimseyle yakından fazla uzun süre konuşmamak ve ellerin yıkanması, gerçekten de fayda ediyor?

00:05:43 – Prof. Hendrik Streeck : Buna ikna olmuş durumdayım. Problemi biraz da şimdiye kadarki tartışmaların hep söylenti ve model hesaplamalar üzerinden yapılmasında buluyorum.
Yani böyle bir matematiksel hesapta tek bir faktörün hatalı olması teorinin kağıttan bir ev gibi çökmesine neden olur.
Verilerin biraraya toplanarak temel alınması gerektiğini ve bunların ışığında gerçekçi öneriler getirilerek kararlar alınabileceğini düşünüyorum.

00:06:13 – Markus Lanz : Robert Koch Enstitüsü de Heinsberg’de örnek teşkil edebilecek bu tip bir inceleme yaptı mı?

00:06:22 – Prof. Hendrik Streeck : Hayır, bugüne kadar bunu neden yapmadıkları beni de şaşırttı.
Biz önce kendi tarafımızda geri durduk. Çünkü bunun federal üst yönetiminin bir görevi olduğunu düşündük. Böyle bir şeyin yapılmasının…
Çünkü teşhis için de bize öneride bulunuyorlar. Kimi test edip kimi etmeyeceğimizi ve…
Fakat sonra, Robert Koch Enstitüsünün böyle bir çalışma yapmayacağını ve düşünmediğini öğrendiğimde bir virolog olarak bunu yapmamızın nerdeyse aslında bir görev olduğunu düşündüm.
Sadece günlük rutin işlerimi yapmayı da tercih edebilirdim. Bu tabi aşırı bir ek iş yükü… A
ma böyle bir çalışmanın yapılması gerekiyor ki hem siyasiler hem de vatandaşlar için cevaplar bulabilelim.

00:07:15 – Markus Lanz : Ben biraz satır aralarını duymaya çalışıyorum. Bayan Kässmann da başını sallıyor, sanırım aynı hissediyoruz…
Bazı durumlarda fazla hızlı davrandığımızı, tam olarak onaylanmamış verilerin temel alınarak kararlar verildiğini söylüyorsunuz. Ve tekrar vurgulayarak soruyorum, bu kapamalar, tüm sosyal hayatın felce uğraması…
Size göre çok mu hızlı gelişti tüm bunlar?
Alınan kararların doğruluğu konusu, sizce üzerinde tekrar konuşulması gereken şeyler mi?

00:07:45 – Prof. Hendrik Streeck : Tabi, olay gerçekleştikten sonra her zaman daha iyi bildiğinizi iddia edebilirsiniz.
Fakat çok kısa bir zamanda ardı ardına tedbirler alındığında…
Nasıl başladığını bile bilmiyorum ama önce kalabalık organizasyonlar son buldu, daha sonra okullar kapandı.
Ve sonra sokağa çıkma ile ilgili kısıtlamalar geldi.
Baştaki açıklamalarımda, önce biraz bekleyip ne olduğunu görelim demiştim.
Virüs hiçbir siyasetçiye itaat etmez, hiçbir insana itaat etmez “artık insanlara bulaşmayı bırak” demekle…
Çünkü her şeyden önce bugün aldığımız kararların sonuçlarını ancak 2 hafta sonra görebildiğimiz için.
Ancak şimdi, yavaş yavaş, alınan ilk önlemlerin sonuçlarını (belki, bilemiyoruz) görmeye başlıyoruz.
Ama virüse de zaman tanımalı ki biz de uzun vadede sonuçlarını görüp neyin işe yaradığını ve neyin yaramadığını anlayabilelim.
Aynı şekilde, geriye dönüp her şeyin işe yaradığını söylemeyi de hatalı bulurdum.
Bugün artık geldiğimiz noktada enfeksiyon oranlarına bakarak durumu nasıl yöneteceğimizi belirlemeliyiz.