Aaron Siri, 25 Ekim 2021
Amerikan halk sağlığı kurumu CDC, doğal bağışıklığı reddederek kendi itibarıyla savaşıyor.
Covid-19 aşısı mı daha iyi korur, hastalığı önceden geçirmiş olmak mı? Akil adamlar tartışadursun, ICAN Derneği sorunun cevabını kesin olarak almak için gerekli adımı attı. CDC’ye resmi yollardan bu soruyu sordu. Gelen cevap şaşırtıcı değildi: Doğal bağışıklık elbette üstündü!
Yazışmalar uzun, fakat kesinlikle okunmaya değer. Kısacası, her ne kadar epey alttan alınmış bir ifade olacaksa da bu, CDC doğal bağışıklığın aşı bağışıklığına üstünlüğünü hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koymuş, tutarlı, anlaşılır ve net bilimsel bilgiye karşı argüman geliştiremiyor, bunları çürütemiyor. Görüşme sonuçlarını şu şekilde özetleyebiliriz:
- Covid-19 geçirmeye (klinik semptomlarını gösterecek şekilde hasta düşmeye) hangisi daha yatkın? Cevap net. Kazanmış olduğunuz doğal bağışıklık sizi Covid-19’dan %99 başarı oranıyla korurken aşı, daha yeni olmuşsanız bile bu orana yaklaşamıyor, sonrasında da bağışıklık hızla sönüp gidiyor.
- Virüsle enfekte olup (ister semptomlu ister semptomsuz) etrafa bulaştırma ihtimali daha yüksek olan hangisi? Cevap daha net olamazdı. Aşı bağışıklığı ne enfeksiyon geçirmenizi önlüyor ne de çevrenize bulaştırmanızı, oysa doğal bağışıklık ikisini de sağlıyor. CDC direktörünün açıkladığı üzere aşılanmış kişilerin maske takmaları gerekiyor, çünkü “[Covid-19 aşıları] artık kişiden kişiye hastalık bulaşmasını önleyemiyor.”
- Daha da vahimi, İngiltere ve İsrail resmi verilerine göre, Covid-19 aşılarının yarattığı olumsuz sağlık sonuçları, hastalığı geçirip doğal yoldan bağışıklık kazanmış bireylerin aşılanmasından sağlanacak faydayı gölgede bırakıyor.
Buradan çıkacak ders yine, sağlık yetkilileri hiç hata yapmasın değil. Hata hep olur, bunlar yaşanacak. Asıl olmaması gereken şey, vatandaşlık ve insan haklarınızın tıbbi bir prosedürü yaptırıp yaptırmamış olmanıza bağlanmasıdır. Doğal bağışıklığı olsun olmasın aşı veya pekiştirme dozlarını olmak isteyen herkes özgürce bu hakkını kullanabilmeli. Ancak kimse devlet tarafından tıbbi bir prosedür yaptırmaya mecbur bırakılmamalı, buna zorlanmamalı.
Önemli not: ICAN derneği ve yaptığı işleri bilmeyenler öğrenmeli. ICAN’in misyonunu size şöyle anlatabilirim: Tüketici olarak hepimiz kullandığımız ürünlerin güvenli olmasını isteriz, öyle değil mi? Kullandığımız araba, bindiğimiz uçak, çocuğumuzun oynadığı oyuncak, içtiğimiz ilaç güvenli olmalıdır çünkü. Peki ya aşılar? Hani şu direkt bedeninize zerk edilen tüketici ürünleri var ya, işte onlar. ICAN Derneği 5 yılı aşkın zamandır işte bu ürünlerin, tüm kullacılar için daha güvenli hale getirilmesi için ön cephede savaş veriyor ve hukuk şirketim de bu savaşta ICAN’in baş hukuk danışmanı olmaktan gurur duyuyor.
ICAN Derneği’ni temsilen Avukat Aaron Siri’nin CDC ile yürüttüğü yazılı görümelerin tam metni için: https://www.icandecide.org/wp-content/uploads/2021/10/Reply-to-CDC-Re-Natural-Immunity-v-Vaccine-Immunity.pdf