Sektör Küresel, Tekel Küresel
Covid-19 krizinin başlatılmasına 5 ay kala, 2019 ağustosunda ilaç sektörünün küresel çaptaki iki dev şirketler grubu sessiz sedasız stratejik işbirliği kararı alıyor.
2019 ağustosunda yayımlanan basın açıklaması ile İngiliz GSK, Amerikan Pfizer ile “Tüketici Sağlık Hizmetleri Müşterek Teşebbüsü” oluşturduklarını ilan ediyor:
İki şirket arasında tam bir birleşme sayılmayacak olsa da, yöneticilerinin açıklamalarına göre pazarlama ve dağıtım alanları başta olmak üzere birlikte hareket etme kararı, girilecek müşterek yatırım projelerini de kapsıyor.
2019 aralık ayında Microsoft’un yönetim kuruluna bağımsız direktör olarak atanan GSK Direktörü Emma Walmsley, yeni müşterek teşebbüsün başkanlığını da yürütüyor ve konuyla ilgili açıklaması şöyle:
“Pfizer ile kurulan müşterek teşebbüsün hayata geçmesi ile GSK’nın dönüşüm projesinde bir sonraki faza geçmiş bulunuyoruz. Holding için bu önemli bir andır ve biri İlaç ve Aşı sektöründe diğeri de Tüketici Sağlığı alanında dev iki şirketin temeli atılmış bulunmaktadır.”
Aşı Pazarı
Şu an için global aşı pazarının %80’i, aralarında GSK ve Pfizer’ın da bulunduğu 5 çokuluslu şirketin kontrolünde ve iki şirket arasındaki bu ittifakla birlikte Covid-19 aşılamasında GSK-Pfizer küresel piyasaya hakim konuma yerleşmeye aday.
GSK-Pfizer arasındaki bu ortak aşı insiyatifi partner konumundaki türlü ilaç şirketleri, araştırma laboratuvarları, viroloji enstitüleri, askeri yapılanmalar ve biyoteknoloji kuruluşları gibi yan oluşumları da kapsamakta.
Covid Aşısı Finansmanı, Kamunun Sırtına Yüklenen Borçlarla Sağlanıyor
Covid aşılaması, 150’den fazla devletin borcunu katlayarak artıracak milyarlarca dolarlık bir operasyon.
Korku kampanyası ile destekli bu inisiyatifin gerisindeyse Halk Sağlığı’ndan ziyade Para’nın itici gücünü görüyoruz.
Anlaşma hükümleri arasında, yeniden yapılanma süreci ardından iki şirketin “ayrıma gitmesi”ni öngören bir madde bulunmaktaysa da, GSK ve Pfizer net bir biçimde aşı pazarı özelinde karar alma mekanizmalarını birleştirmiş gözükmekte:
“İleride ayrılma niyetimizle beraber, gerçekleştirilmiş işlem GSK için AR-GE yaklaşımı bağışıklık sistemi ile ilgili bilim, genetiğin dahli ve ileri teknolojilere odaklı yeni bir global İlaç/Aşı şirketi yaratmanın yolunu açmıştır. . . . Son tahlilde amacımız, Birleşik Krallık bazlı ve uygun kapital yapısına sahip iki istisnai küresel ölçekte şirket yaratmaktır.” (GSK)
Burada karşı karşıya olunan tehlike esasen şudur: Bu birleşme ile dünyada geniş bir “iş ortakları” ağı ile birlikte fiilen bir İLAÇ TEKELİ kurulmuş olmaktadır.
Küçük çaplı 125 ilaç şirketi adayının rolü ise büyük grup şirketler için fason üretim ve pazarlama etkinliklerini üstlenmekten öteye gitmemektedir.
COVAX İnisiyatifi ve İlaç Endüstrisi
2020 nisanında, Covid aşılarının dünya genelinde dağıtımını üstlenecek COVAX inisiyatifi hayata geçirilmiştir. Bu inisiyatifin koordinasyonu ise Epidemiye Hazırlık İnovasyonları Koalisyonu (CEPI), GAVI, Aşı Alyansı ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından yürütülmekte olup, bunların hepsi kısmen Gates Vakfı’nca fonlanan kuruluşlardır.
Karşılığında ise Gates Vakfı, GSK ve Pfizer da dahil olmak üzere ilaç devi şirketlerin ana hissedarı konumundadır:
Temmuz ayında Sanofi ve Glaxosmithkline, adjuvanlı rekombinan proteinli altbirim aşılarının AR-GE ve büyük ölçekli üretimi için 100 milyon doz aşı sağlama şartıyla ABD’nin ‘Operation Warp Speed’ (Son Sürat Harekatı) programından 2.1 milyar dolar hibe almıştır. Bu şirketlerin ayrıca İngiltere, Kanada ve uluslararası bir aşı alyansı olan GAVI ile aşı dozu sağlamak için anlaşmaları bulunmaktadır. (Aralık 2020, BioWorld)
GSK-Pfizer bu ortaklıkları sayesinde aşı satış ve üretimi üzerindeki kontrollerini yerelde sağladıkları ticari ve bilimsel iş ortaklıklarını kullanarak Çin ve Latin Amerika da dahil olmak üzere dünyadaki tüm ana bölgelere yayma gayretinde.
Aşı alanında öne çıkan diğer aktörler ise GSK ile ortaklığa gitmiş Fransa’nın Sanofi’si, Pfizer ile bağlantıları bulunan Moderna, Merck, Astrazeneca ve Johnson and Johnson şirketleri.
Covid Aşısının 2020 Kasımında Piyasaya Sürülüşü
Aşı geliştirme işinde standart olan laboratuvarda fare ve gelincik deneyleri yapılmış mıdır?
Yoksa Pfizer ve Moderna aşılarını “doğrudan insan kobaylar”da denemeye mi geçmiştir? İnsan deneyleri temmuz sonu-ağustos başında başlamıştır. “Yeni bir aşı için üç aylık deneme süresi duyulmuş-görülmüş şey değildir. Normalde süreç birkaç yıl alır.”
Birinci Fare: “Aşıyı olacak mısın?”,
İkinci Fare: “Deli misin, daha insan deneylerini bitirmediler.”
Peki hem WHO hem de ABD’nin Bulaşıcı Hastalıkları kontrol ve Önleme İdaresi (CDC) Covid-19’un “mevsimsel grip ayarında” bir hastalık olduğunu ifade etmişken aşıya ne gerek var sizce?
İşin gereği şu: PARA.
Dünya Tarihinin En Büyük Aşı Operasyonu
Covid-19 aşısı geliştirme planı tamamen kâr odaklı bir girişim. İlaç endüstrisinin satın aldığı ve büyük kartellere hizmet eden hükümetlerce desteklenen bir plan.
ABD hükümeti daha temmuz ayından 100 milyon doz aşı siparişi verdi bile, AB ise 300 milyon doz satın alma aşamasında. Rüşvete boğulan yolsuz politikacılar, halkın heba edilen parası ve kazanan yine herzamanki gibi İlaç Sanayii.
Nihai amaç, SARS-CoV-2 “virüs”ü için gezegenin 7.8 milyar nüfusunu aşılayarak vurgun yapmak.
Covid aşısının çoğu durumda 2 doz şeklinde uygulanması gerekeceği de biliniyor. İşler planlandığı gibi giderse bu İlaç Sanayii için tarihin gelmiş geçmiş en büyük vurgunu olacak.
Üstelik, Pfizer Moderna inisiyatifinin mRNA aşılarıyla insan genleri de geriye dönüşü olmayan şekilde değiştirilmiş olacak.
ID2020 Dijital Aşı Kimliği Platformu
GAVI’nin araya bir de “dijital pasaport” uygulaması sıkıştırma planını atlamamak gerekiyor.
İsmi ID2020 Agenda olan bu plan, Peter Koenig’e göre “aşılamayı insanlara dijital kimlik tesisi için kullanan elektronik hüviyet programıdır.”
“Bu, yenidoğanlara taşınabilir ve kaybedilme ihtimali olmayan biyometrik bağlantılı dijital hüviyet sağlamak üzere mevcut nüfus kaydı bilgileri ve olunan aşılar ile ilgili bilgileri taşıyan bir programdır.” (Peter Koenig, Mart 2020)
ID2020 programının kurucu partnerleri Microsoft, Rockefeller Vakfı ve Global Alliance for Vaccines and Immunization (GAVI)’dir.
Kronolojiye dikkatinizi çekmek isteriz: ID2020 Alyansı’nın New York’ta “İyi Hüviyete Kavuşma Mücadelesine Varız” (“Rising to the Good ID Challenge”) konulu zirvesi 19 Eylül 2019 tarihinde gerçekleşiyor. Özel Johns Hopkins Üniversitesi’nce Event201 adı verilen nCov-2019 simülasyonu ise yine New York’ta bundan tam 1 ay sonra gerçekleşiyor:
“ID2020 projesinin WHO tarafından Pandemi ilan edildiği sırada hayata geçirilmesi tesadüf müdür? Yoksa ID2020 projesi ile planlanan ve insanlığın mahvı anlamına gelen çoklu projeler için bir Pandemi gerekliydi de, o mu hayata geçirilmiştir?” (Peter Koenig, Mart 2020)
ID2020, bazı analistlerce Global Polis Devleti’nin kontürlerini belirleyecek bir “Dünya Hükümeti” projesi olup, aşılama yoluyla milyarlarca insanın kişisel bilgilerini vücutlarına işleme planıdır.
Ed-Not: Bu yazı için Prof. Michel Chossudovsky’nin Global Research’te yayımlanmış makalesinden yararlanılmıştır.